FORUM YAZİLARİNİZ LÜTFEN BURAYA
=> Daha kayıt olmadın mı?

Pembeli Arkaplan
Güllü
Mavili Kalpli
Yıldızlı


FORUM YAZİLARİNİZ LÜTFEN BURAYA - BU SAYFAYA SİZLERİN DİKKATİNİ ÇEKEN KONULARİ VE HABERLERİ YAZABİLİRSİNİZ

Burdasın:
FORUM YAZİLARİNİZ LÜTFEN BURAYA => forum da yazilan yazilar büyük olsun => BU SAYFAYA SİZLERİN DİKKATİNİ ÇEKEN KONULARİ VE HABERLERİ YAZABİLİRSİNİZ
<- Geri  1  2  3  4  5  6  7  8 ... 12Devam -> 

site sahibi
(şimdiye kadar 280 posta)Yahoo Messenger
AIM
03.12.2007 07:54 (UTC)[alıntı yap]
aney yafv ben 24 sattin neredeyse yarisi uykuda geçiriyorum zaten uyumaktan ömrümün yarisi uykuda bir de çok uyumaktan erken gitme riskim varsa üfff üfffffffffff ben gidiyom galima eşhedüenlailaheillalah cc
site sahibi
(şimdiye kadar 280 posta)Yahoo Messenger
AIM
04.12.2007 20:08 (UTC)[alıntı yap]
Sağlıklı Bir Yaşam İçin Size 99 Adet Öneri
04/12/2007


Diyet uzmanı Dilara Koçak, sağlıklı ve iyi bir yaşam için size 99 öneri sunuyor.

İşte o öneriler…






Hayalinize ulaşamamanın verdiği boşluk hissini yemekle doldurmaya çalışanlardan biri olmayın.






Her gün kendiniz için neler yaptığınıza dikkatlice bakın ve yeni haftanın hedeflerini oluştururken gerçekçi olun. Ara öğünleri tam almak, tüketilen suyu artırmak, salatada sosu kontrol etmek gibi, kendinize küçük hedefler belirleyebilirsiniz.






İnsan kendisi için yararsız, hatta sakıncalı besinleri de zaman zaman yiyebilir. Ancak önemli olan, bu beslenme şeklini alışkanlık haline getirmemektir.






Yemek yerken herhangi bir şeyle meşgul olmayın, televizyon izlemeyin, kitap okumayın. Yemeklerinizi sakin bir ortamda, yavaş yavaş ve iyice çiğneyerek tüketin.






Günlük uyku süresinin 7 saatin altına düşmesi kilo aldırıyor.






Selenyum antioksidan olarak E vitamini ile birlikte, çeşitli kanser türleri ve kalp hastalığı risklerini azaltmaya yardım eder.






Eğer sürekli atıştıran bir yapınız varsa, bu zamanları özellikle not edin. Eğer atıştırma saatleriniz paralel zamanlarda ise, bu durumun sebepleri üzerine yoğunlaşın.






Daha önceden belirlediğiniz kiloya veya ölçüye geldiğinizde, en sevdiğiniz yemekten normal bir porsiyon ölçüsünde yiyin ve bu durumun keyfini çıkarın.






Eliniz sürekli yemeğe gidiyorsa, parmaklarınız için farklı bir aktivite bulmaya çalışın; örgü örmek, resim yapmak, internette dolaşmak veya hissettiklerinizi yazmak gibi.






Günlük yaşam aktivitelerinizi gözden geçirin. Daha hareketli bir yaşam için seçenekler oluşturun. Küçük de ğişiklikler sağlığınızda büyük farklar yaratabilir. Merdiven kullanmak, kısa mesafeleri yürümek veya her gün kaç adım attığınızı kaydeden bir cihaz kullanmak gibi...






Vücut ağırlığınızı günün aynı saatinde ve hep aynı tartı ile ölçün. Bu sırada kıyafetlerinizin de aynı olmasına dikkat edin veya çıplak tartılmayı deneyin. Gün içinde ağırlığınızda farklılıklar olabilir. Bunun için moralinizi bozmayın. Her gün yerine, haftada bir, en fazla iki gün tartılmayı alışkanlık edinin.






Bu nedenle, herkes için ortak bir diyet öneren ‘sihirli diyet’lerin sizi başarıya götüreceğine inanmayın.






Fast food tüketmek istediğinizde en küçük boy burger (mayonezli değil, ketçap ve hardal ile) tercih edin ve kalorisiz bir içecek alın. eve gelince de bir elma ya da küçük boy bir muz tüketin.






Gittiğiniz restoranda garsona soru sormaktan çekinmeyin. Beyaz ekmek yerine kepekli seçeneğini mutlaka sorun ve isteyin. Bilmedi ğiniz sosların içeriğini öğrenmeye çalışın.






şişmanlığın oluşumunu önlemek, şişmanlık oluştuktan sonra zayıflamaya çalışmaktan daha kolaydır. Bu nedenle, küçük yaştan itibaren enerji dengesine uygun bir beslenme alışkanlığı benimsenmelidir. Bunun için yediklerinizi kaydetmek iyi bir yoldur.






Beslenme hedeflerinizin tamamını gerçekleştiremediğiniz zamanlarda çok üzülmeyin. Çünkü bu bir kamp değil. Bu, sizin en önemli varlığınız olan vücudunuza yaptığınız bir yatırım ve ömür boyu devam edecek. Sabırlı olun ve hedeflerinizi yeniden gözden geçirin.






Uzun araba yolculuklarında ve uçak seyahatlerinizde, saat başı su içmek ve biraz yürümek, gaz ve kabızlık şikâyetlerine engel olur. Uçakta alkol yerine su ve meyve suyu içmek, vücudun susuz kalmasını önler.






Fazla miktarda kahve tüketimi, idrar ve bağırsaktan kalsiyum atılımını etkilemektedir. Günde 2 fincan kahveden fazlasını içmemeye çalışın ve içtiğiniz sıvıları günlük kayıtlarınızdan kontrol edin.






ık ile duy
gusal açlığı ayırt etmeye çalışın. Hiçbirimiz mükemmel değiliz ve her zaman aynı disiplinde olamayabiliriz.






Her lokmadan sonra çatal-bıçağı bırakın. Yemeğinizi seyredip, mutlu bir ifadeyle tekrar ikinci lokmayı alın. Yemekle savaşmak yerine, onu gerçekten bir kutlama haline getirin ve küçük lokmalar halinde tüketin.






“Bu iştah kabarmaları ile başa çıkacağım. Eğer dikkatimi başka bir yöne verirsem, 10 dakika içinde iştahım ortadan kalkacaktır.”






Günlük sıvı gereksinimi vücuda alınan her bir kalorinin metabolize olması için 1 ml’dir. Yani, 2000 kalori günlük gereksinim için tüketmeniz gereken su miktarını 2000 ml = 2 litre gibi düşünebilirsiniz. Ancak sıcak hava, nem, egzersiz süresi ve yoğunluğu bu ihtiyacı artırabilir.






Susama hissi geliştiğinde, vücutta yüzde 1’lik su kaybı oluşmuştur. Vücut suyunun yüzde 10 kaybı, hayati risk taşır. Vücut suyundan yüzde 20 kayıp ise, ölümle sonuçlanır.






Su böbrek fonksiyonları, kan dolaşımı, vücut ısı dengeniz, besinlerin taşınması ve atık maddelerin atılması için önemlidir.






Çocuklar bütün davranışlarında anne, baba ve kardeşlerini örnek alır ve onlar gibi davranmaya çalışır. Onlara da örnek olun.






Sıcak ve soğuk su arasındaki tek fark, mideyi terk etme hızıdır. Sıcak su midede 80 dakika kalır, soğuk su ise 20 dakika içinde vücudu terk eder. Sıcak su ile yağların erimesi söz konusu değildir. Düşük kalorili diyetlerde midede tokluk oluştursun diye sıkç



site sahibi
(şimdiye kadar 280 posta)Yahoo Messenger
AIM
04.12.2007 20:11 (UTC)[alıntı yap]
sonra okurum yafv....
site sahibi
(şimdiye kadar 280 posta)Yahoo Messenger
AIM
05.12.2007 19:39 (UTC)[alıntı yap]
Keçiboynuzu Deyip Geçmeyin
04/12/2007


Dünya üretiminin yüzde 10'u ülkemizde gerçekleştirilen keçiboynuzunun faydaları saymakla bitecek gibi değil.

Mersin'in Tarsus ilçesinde üretilen ve afrodizyak özelliği yanında kolesterol düzenleyicilikten, çocuklarda zeka ve kemik gelişimine kadar birçok faydası bulunduğu belirtilen keçiboynuzu nektarının, İngiliz ve Almanların gözdesi olduğu bildirildi.

Mersin'de faaliyet gösteren Atışeri Tıbbi ve Aromatik Bitkiler İthalat ve İhracat Şirketi Sorumlusu Ayşe Atışeri, AA muhabirine yaptığı açılamada, dünyada yıllık ortalama 150 bin ton olan ve diğer adıyla harnup olarak bilinen keçiboynuzu üretiminin yaklaşık yüzde 10'unun Türkiye'de yapıldığını söyledi.

Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından bir süre önce orman köylüsünün gelir düzeyini artırmak amacıyla başlatılan çalışma kapsamında bozuk ormanlık arazilerde keçiboynuzu bitkisi yetiştirilmeye başlandığını anımsatan Atışeri, projede yüzde 100 başarı sağlanması halinde elde edilen ürün miktarının önemli ölçüde artacağını ifade etti.

Atışeri, yeni ekim alanlarından elde edilen ürünlerle Türkiye'deki yıllık 20 bin ton dolayındaki keçiboynuzu nektarı üretiminin de buna paralel olarak artacağına işaret ederek, ''Böylece hem Türkiye'de daha çok ürün piyasaya sunulmuş hem de ihracatı artarak ülkeye daha çok döviz girdisi sağlanmış olacak'' dedi.

Türkiye'de keçiboynuzu nektarı üretimi ve ihracatı yapan sayılı firmalardan biri olduklarını söyleyen Atışeri, Tarsus'taki tesislerinin günlük 3 ton keçiboynuzu nektarı işleme kapasitesine sahip olduğunu belirtti. Atışeri, şöyle konuştu:

''Kimyasal veya doğal katkı maddesi olmadan üretilen pekmezin önemli bölümünü, yurt içinde piyasaya sürüyoruz. İngiltere ve Almanya'ya geçen yıl 20 ton keçiboynuzu nektarı ihraç ettik. Bu yılki hedefimiz ise 30 ton. İhracatımız geçen yıllara oranla arttı. Bu artış, İngiliz ve Almanların keçiboynuzu pekmezini sevdiğini gösteriyor. Bir süre önce ihracata başladığımız ABD'de de ürünümüz ilgi görmeye başladı. Bu arada yeni pazar hedefimiz Arap ülkeleri. Arap ülkelerinde pekmezin tutulacağını sanıyoruz. Bu ülkelere zaten keçiboynuzu meyvesini gönderiyoruz.''

Atışeri, Özden markasıyla piyasa sürdüğü keçi boynuzu nektarının, Hacettepe Üniversitesinde yapılan incelemede, antioksidan aktivitesinin çok yüksek olduğuna ilişkin belge verildiğini kaydetti.

-KEÇİBOYNUZU PEKMEZİNİN FAYDALARI-

Cinsel gücü artırdığı ve bu yönde kalıcı etki yarattığı bilinen keçiboynuzu pekmezinin, ayrıca kolesterolü düşürdüğü, içerdiği yüksek miktardaki potasyum, fosfor ve kalsiyumla, çocukların zeka ve kemik gelişimini sağladığı, astım, bronşit ve nefes darlığı gibi rahatsızlıkları önlediği, göğüs ağrılarını izole ettiği belirtiliyor.

Balgam söktürücü ve hazmı kolaylaştırıcı özelliği de bulunduğu ifade edilen an pekmezin, hafızayı ve dikkati artırdığı, sinirleri rahatlattığı kaydediliyor.

-KEÇİBOYNUZU-

Anadolu'nun bazı bölgelerinde ''harnup'' olarak da bilinen, ana vatanı Yunanistan, Fas, Tunus ve İsrail olan keçiboynuzu, Türkiye'de ise Antalya ve Mersin ile Muğla'nın Datça ilçesi dolaylarında yaygın şekilde yetişiyor.

Meyveleri mayıs ayı başında büyümeye başlayan keçiboynuzu, haziran-temmuz aylarında olgunlaşıyor. Olgunlaştıktan sonra meyve rengi yeşilden kahverengiye dönüşen keçiboynuzu, kuruyuncaya kadar toplanmıyor. Doğada kendiliğinden yetişen bu meyve, Eylül ayından Aralık ayı sonuna kadar hasat edilebiliyor.




site sahibi
(şimdiye kadar 280 posta)Yahoo Messenger
AIM
05.12.2007 19:46 (UTC)[alıntı yap]
Bu Haberi Okurken Dikkat Edin
05/12/2007


Bilgisayar kullanımı, gözlerde ilerleme ya da bozulmaya sebep olmuyor ancak gözyaşlarını kurutması nedeniyle büyük tehlikelere yol açabiliyor.

Uzun süreli bilgisayar kullananları uyaran Dünya Göz Hastanesi'nden Opt. Dr. Ertan Sunay, "Bilgisayar kullanımında gözyaşı kuruması meydana gelir. Göz kırpma sayısının azalmasıyla göz yorulur. Bu durum kokain kullanan kişilerle, alkolik hastalar düzeyinde gerçekleşir" dedi.

Sunay, bilgisayar başında çok zaman geçirenlere şu önerilerde bulundu:

Ekrana en fazla 50 dakika bakın ve 50 dakika sonrasında 10 dakikalık aralar verin.

Bilgisayarınız göz hizanızdan yukarıda olmamalı, göz hizanızdan birkaç santim altı en doğru seçim.

Monitörün arkasında ışık kaynağı olmamalı, ışık yandan gelmeli.

Harfler en az 12 punto büyüklüğünde olmalı.

Fon koyu, şekilli elementler ise açık renkte olmalı.

Gözlerinizde bir problem olmasa bile her yıl bir kez göz muayenesi olmalısınız.




Cevapla:

Nickin:

 Metin rengi:

 Metin büyüklüğü:
Tag leri kapat



Bütün konular: 100
Bütün postalar: 1283
Bütün kullanıcılar: 53
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley
 
 
 
Bugün 105959 ziyaretçikişi burdaydı!
ALLAH cc Yar ve yardımcımız olsun daima.... Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol